Mekan düzenlemelerinde minimalizm ve doğallığın yanısıra iddialı bir etki yaratmak konusunda her zaman sadelik yeterli olmayabilir. Sade ve iddialı mekan tasarımlarında tercih edilen malzemelerin renk ve biçim gibi nitelikleri mekan algısını büyük ölçüde yönlendirdiğini kolaylıkla gözlemleyebiliriz. Solid (katı ve masif) yüzeylerin modern, minimal ve ihtişamlı etkisinin mekana yansımalarını inceleyebileceğiniz Gomati evi, doğal malzemeleri en yalın haliyle kullanarak özgün mekanlar yaratma konusunda ilham veriyor.
Gomati evi, Mumbai kentinden iki saat uzaklıktaki Maharashtra'daki Malavli köyünde yer alıyor. Bu bölge yüksek miktarda yağış almakta. Spasm Architects tarafından tasarlanan evin sahibi, tasarım aşamasında şehrin gürültüsünden uzak, doğayla iç içe bir mekan beklentisi ile yola çıkmış.
Evin mimari yapımında birçok radikal strateji benimsenmiş. İlk etapta, projenin bulunduğu arazide önceden yer alan binanın yıkılması ve yerine yeniden bir bina inşası gerekli görülmüş. Tipik bir yaklaşımla sürece başlandığında mevcut eski yapıyı yıkarak araziyi bütünüyle temizlemek yöntemi ile yola çıkılabilirdi. Ancak yıkım aşamasında doğal yapıya zarar vermeden, en hassas yolun izlenmesi esas alınmak istenmiş. Bu nedenle yıkılan binanın enkazı, bir höyük olarak saklanarak proje tasarımının kilit bileşeni olarak düzenlenmiştir.
Tasarlanan yapı, araziye uyum sağlamasının yanında, eğimin manzara ile kusursuz bir şekilde ilişkilendirilmesini sağlıyor.
Mekansal planlama, bölgedeki ev tipolojisinin tam tersi olacak şekilde tasarlanmış. Bunun başlıca sebebi eğimli arazi ve manzara kurgusunu güçlü bir şekilde sağlayabilmek.
Ana giriş ve yaşam alanı, bölgedeki olgun ağaçlardan en iyi manzarayı alacak şekilde yönlendirilmiş. Bu nedenle temel yaşam alanları kuzeyde ve eğimli arazinin üst kotlarında konumlandırılmış.
Yapı, kısmen höyüğün içine batmış olmasına rağmen, güneş ışığı ve doğa manzarasını bol miktarda mekana katıyor. Bina yapımı öncesinde de alanda bulunan avludaki ağaç ve bitkiler korunarak projeye katılmış. Bu sayede doğal ışık mekana alınırken, doğal bitki örtüsünün etkisiyle gölgeli ve serin alanlar yaratılmış.
Islak hacimler ve havuz için ayrılan giyinme odalarına özel düzenlenen avlu, doğal ışık ve havalandırma sağlayan gözenekli bir ağ ile çevrelenerek haşerelerden korunmayı sağlarken aynı zamanda mekana estetik bir görünüm katıyor.
Yeryüzünün serinliği ve rahatlığını yansıtan zemin kattaki ağaçların etrafında iç bükey uyku alanları tasarlanmış. Evin tüm yatak odaları, tamamen doğal bir avluya bağlanarak mekanın doğayla bütünlük ve dinginlik algısını güçlendiriyor. Yatak odalarının her iki ucunda da iki bahçeyi birbirine bağlayan avlunun etrafında düzenlenmiş bir mutfak bulunuyor.
Planlanan iki büyük avlu bahçesi iki temel kotu düşey olarak birleştirirken, doğal çevre, hava sirkülasyonu ve doğal aydınlatma ile temas hissini artırıyor. Avlu sürgülü cam doğramalar ile çevrelenerek, tasarlanan oturma alanı ile mekanın merkezinde yarı açık yeni bir mahal yaratılmış.
Üst kotta yer alan ev, bahçeden manzara alan yekpare cam doğramalar ile kuşatılmış yaşam ve yemek alanlarını barındırıyor. Bu seviyedeki geniş terasta tasarlanan açık yemek alanı, bahçenin sonunda ağaçlara doğru uzayan bir yüzme havuzuna açılıyor.
Havuz üst kattaki terasa konumlandırılarak höyüğün dışına çıkıyor gibi görünüyor. Havuzun ve evin alt katın kaplamasında kullanılan büyük yüzeyler ve doğal peyzajdan yükselen duvarlar bütünlük hissini arttırırken, mekanda sade ve baskın bir etki yaratıyor. Bu hacimlerde bina genelinde göze çarpan solid yüzeyler mekanda süreklilik ve sonsuzluğu büyük ölçüde hissettiriyor.
Çevresel iklim koşulları iç mekana görsel olduğu kadar işitsel anlamda da katılarak, doğayı her yönden yaşayabilmek amaçlanmış. Muson yağmurlarının yumuşak veya şiddetli sesinin hissedildiği gibi, ışık yoğunluğundaki değişiklikler de mekanda yoğun bir şekilde farkedilebiliyor.
İç mekan tasarımında baskın olarak minimal tarz tercih edilmiş. Özel tasarım pirinç aydınlatmalarda ve tüm mobilyalarda ahşap malzeme kullanımı dikkat çekiyor. Odalar arasında geçiş sağlayan koridorlarda sürgülü cam doğramalar mekanda şeffaf geçirgen ve hafif bir etki yaratıyor.
Tüm projede, ilk bakışta taş ocağında bulunan taş katmanlarının çizgilerine benzeyen bir taş malzemenin yekpare biçimde uygulanması, yüksek bir işçilik ve kalite seviyesini gözler önüne seriyor.
Doğallık, bütüncül kalite, maliyet, farklı biçimlerdeki kullanılabilirlik ve taşın yıpranmaya dayanımı, bu bölgeyi etkileyen nemli hava koşulları ve şiddetli yağmura karşı en iyi savunma olması nedeniyle, yerel kaynaklı mavi-gri renkli “Kotah” kireç taşları ağırlıklı olarak kullanılmış. Mekan genelinde tercih edilen Kotah taşı gibi geçirimsiz malzemeler, nem itici özelliği sayesinde evin korunmasına yardımcı olmasıyla, hem işlevsel hem de estetik yaklaşımın tasarıma yön verdiğini ortaya koyuyor.
Kotah kireç taşı, katı bloklardan, su jetleri kullanılarak kabaca kesilebilen veya parlatılabilen ve birçok formda kullanılabilen bir malzeme olması sayesinde uygulama kolaylığı açısından dikkat çekiyor. Her ne kadar ilk bakışta yekpare görünse de; kireç taşları farklı mahallerde, farklı kesim ve uygulama teknikleriyle detaylı bir işçilikle uygulanarak, minimalizmin doğal malzeme ile bütünlüğünü vurguluyor.
Bazı mekanlarda parlak cilalı yüzeyler tercih edilirken, bazı mahallerde ise pürüzlü dokuya sahip bir detay eklemek taş yüzey tercih edilmiş. Tavanlar ise çimento panellerle kaplanmış. Islak hacimlerde beyaz Hint Bhanswara mermeri tercih edilerek sadelik ön plana çıkarılmış. Cam, ahşap ve taş malzemenin bütüncül ve cesur kullanımı, mekanda bütünlük ve sadelik algısını büyük ölçüde güçlendiriyor.
Proje genelinde olduğu gibi mekanlarda cesur ve derin bir etki yaratmak için birkaç malzeme seçerek büyük yekpare yüzeyler tercih etmeniz yeterli. Doğal malzemeyi mekana katarak, geniş cam yüzeyler sayesinde doğal ışıkla mekanda aydınlık yaratmak dingin ve sade bir geçiş olacaktır.
İklim ve mekanın enerji performansı öncelikli olarak ele alındığında, en uygun doğal malzeme mutlaka bulunabilir. Taş malzemenin sade ve yoğun ifadesiyle, masif ahşap malzemenin sıcak etkisi mekanlarda hem minimal, hem de zengin bir görünüm elde edebilirsiniz.
Aslında tema olarak dengeyi yakalanın en önemli unsur olduğunu söylemek mümkün. Bir mahalde baskın bir renk, desen ya da malzeme varsa, bunu dengelemek için nötr ya da sade bir materyal kullanmak özgün mekanlar yaratmanız için ideal çözüm.
İç mekanda dengeyi sağlamanın en kolay yolu, mekanın baz karakterinde masif malzeme ve nötr renkler kullanmak. Mekanın ana yüzeylerinin nötrlenmesi, mobilya ve kumaşlarda özgürlük yaratıyor. Böylelikle kumaşlarda bir birini tamamlayan ya da zıt renkleri tercih ederek çarpıcı bir etki yaratmanız oldukça kolay bir hale geliyor.
Süslemelerde doğayla modernizmin bir araya getirilmesi, hem teknik hem de zengin detaylı bir mekan yaratmanızı sağlayabilir. Nötr renklerde geniş ebatlarda fotoğraflarla mekana derinlik katarak ve büyük mumlarla etnik ve sıcak bir etki yaratabilirsiniz.
Aydınlatmalarda minimal detayları ön plana çıkararak, mekanın dingin etkisini güçlendiremek kolaylıkla mümkün. Aydınlatmayı mekanda silerek, dekoratif objelerde renk ve biçim konusunda mobilya ve kumaşlarla uyumlu tercihler yapmanız, hem bütüncül, hem de farklı bir mekan yaratmanızı sağlayacaktır.
Her şekilde geniş ve ferah yüzeyler yaratabilmek için, mekanda fazlalıklardan arınarak minimal ve işlevselciliği tema olarak belirlemek doğru bir yöntem olacaktır. Ancak her zaman minimal olmak amacıyla süslemelerden tamamiyle uzak durmak dekorasyon çeşitliliği anlamında doyurucu olmayabilir. Bu nedenle süsleme ve kumaşlarda uyumu yakalayarak, geniş yekpare yüzeylerle dengeyi kurma sayesinde siz de Gomati evi gibi muhteşem mekanların sahibi olabilirsiniz.
Image Credit: Photographix
Bunları da beğenebilirsiniz;
Bu yazı size yararlı oldu mu? Daha fazla bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz;
Daha fazla bilgi ve güncel paylaşımlar için Therapinterior instagram sayfası nı takip edin!
Bizim önerilerimizle tasarladığınız mekanları @therapinterior tagini kullanarak bize bildirin görmekten ve paylaşmaktan mutluluk duyarız!